30 Nisan 2010 Cuma

ÇÖZÜMLÜ ÖRNEK SORULAR

ÖRNEK - 1 :

Aşağıdaki cümlelerin hangisinde ekfiil kullanıl­mamıştır?
A) Baharla birlikte tüm çevre yeşerdi.
B) Annem, pilavı çok güzel yapardı.
C) İşlediği şalları, atkıları burada satardı.
D) Çok yorulunca birkaç saat yatardı.
E) Hafta sonunda dayısının yanına giderdi.

ÇÖZÜM:
Yukarıda verilen cümlelerde yüklemleri inceleyelim:
B seçeneğinde —> yapardı
C seçeneğinde -> satardı
D seçeneğinde -> yatardı
E seçeneğinde -> giderdi
=> yapar idi. Ekfiil
Geniş zamanın hikâyesi
=> satar idi Ekfiil
Geniş zamanın hikâyesi
3 yatar idi. Ekfiil
Geniş zamanın hikâyesi
=> gider idi. Ekfiil
Geniş zamanın hikâyesi A seçeneğinde —> yeşerdi "yeşer idi" biçimine dönüşmemektedir. "Yeşerdi" sözcüğü di'li geç­miş zaman kipiyle çekimlenmiş; ama ekfiil alma­mıştır.
Doğru cevap (A) seçeneğidir.

ÖRNEK - 2 (ÖSS - 2003):
Evin bahçesine dikilecek çamların üzerine kon­muş bir serçe, durmadan cik cik edip şarkısını söylüyordu. Evin tekir kedisi eşiğe uzanmış, bir yandan örselenmiş tüylerini düzeltmek için yalar­ken bir yandan da az ilerdeki çöplükte sallana sallana gezinen kargaya bakıyordu.
Bu parçada geçen aşağıdaki sözcüklerden hangisi sözcük türü bakımından ötekilerden farklıdır?

A) dikilecek B) konmuş C) durmadan D) örselenmiş E) gezinen

ÇÖZÜM :
A seçeneğinde
dikilecek çamlar
sıfat-fiil isim
B seçeneğinde -»... çamlar üzerine konmuş bir serçe
sıfat-fiil
C seçeneğinde ->... durmadan cik cik edip şarkıısnı söylüyordu.
bağ-fiil
D seçeneğinde ->... örselenmiş tüyler
sıfat-fiil isim
E seçeneğinde ->... gezinen karga
sıfat-fiil isim
Çözümlemede görüldüğü gibi A, B, D, E seçe­neklerinde yer alan sözcükler; görev olarak sıfat-fiil, tür olarak sıfattır. C seçeneğinde yer alan "durmadan" sözcüğü ise görev bakımından bağ-fiil, tür olarak zarftır. Doğru cevap (C) seçeneğidir.

ÖRNEK - 3 (ÖSS - 2002):
Aşağıdaki cümlelerin hangisinde yan cümle­cik, temel cümleciğin belirtili nesnesidir?

A) Havaların düzelmesini dört gözle bekliyorlar­mış.
B) Sonunda, istedikleri gibi güzel ve ucuz bir eve taşınmışlar.
C) Toplantı salonunda bir köşeye çekilip uzun uzun konuşmuşlardı.
D) Okullar açılınca yine Ankara'ya geleceklermiş.
E) Tatillerinin bir bölümünü yaylada geçirmeye karar vermişler.

ÇÖZÜM:

Fiilimsilerin içinde olduğu öğeler, yan cümleciktir. Verilen cümlelerde fiilimsilerin yan cümlecik için­de hangi görevde olduğunu inceleyelim :
A'da, Havaların düzelmesini.....(B'li Nesne)
İsim-fiil
B'de, istedikleri gibi güzel ve ucuz bir eve... (D.T.)
Sıfat-fiil
C'de, bir köşeye çekilip____(Z T.)
Bağ-fiil
D'de, Okullar açılınca.....(Z. T.)
Bağ-fiil
E'de, Tatillerinin bir bölümünü yaylada geçirmeye (D.T.)
İsim-fiil
Bu durumda, doğru cevap (A) seçeneğidir.

ÖRNEK - 4:
Aşağıdaki cümlelerin hangisinde ekfiil farklı görevde kullanılmıştır?

A) 20 Ekim'de tüm semtin yaşadıkları, yıllar geçse bile hafızalardan silinmeyecek bir olaydır.
B) ileri sürdüğü düşünceler, hiçbir zaman boş ve anlaşılmaz sözler değildi.
C) Arabanın gelip durduğu yer, muhtarın evinin önüydü.
D) Temiz giyimli bir bey, bir otobüsün hemen kalkmakta olduğunu söylemişti.
E) Kendi eliyle yetiştirdiği bu gül bahçesinde annem, huzur içindeydi.
ÇÖZÜM:
Ekfiillerin iki görevi olduğundan daha önce söz
etmiştik:

İsim soylu sözcüklerin sonuna gelerek onları yüklem yapmak

Basit zamanlı fiillerin sonuna gelerek onları bileşik zamanlı yapmak

Bu kısa hatırlatmadan sonra şimdi verilen cümle­leri inceleyelim :
A'da.....silinmeyecek bir olay dır.
Ad Ekfiil
Yüklem
B'de.....sözler değil di.
Ad soylu Ekfiil
söz grubu
Yüklem
C'de.....evinin önüydü.
Ad Ekfiil,
Yüklem
D'de.....söylemişti (söylemiş idi)
Fiil Ekfiil
Bileşik zamanlı fiil
E'de.....içindeydi.
Ad Ekfiil
Yüklem
A, B, C, E seçeneklerinde ekfiil, isim soylu söz­cüklere gelerek onların yüklem olmasını sağla­mıştır.
D seçeneğinde ise "söyle-" fiiline, kip ekinden sonra gelerek fiili bileşik zamanlı yapmıştır:
Söylemişti => miş'li geçmiş zamanın hikâyesi Bileşik zamanlı
fiil
Doğru cevap (D) seçeneğidir.

TEST

1. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde ekeylemin geniş zaman çekimi vardır?

A) Yeteri kadar bilgi birikimi olmayan ya­zarlar, okuyucuyu yanlış yönlendiriyor­du.
B) Mükemmel bir eserin kendi kurallarını oluşturması gerekir.
C) Şiirde şekil ve içerik bütünlüğü her yö­nüyle sağlanmalıdır.
D) Eski Türk edebiyatında şairler, şiirlerini "Divan" adlı kitaplarda toplardı.
E) Boş vakitlerinde kütüphaneye gidip araştırma yapıyormuş.

2. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde isim-fiil kullanılmamıştır?

A) Müdür Bey sizinle de görüşmek istiyor.
B) Boşuna nefesini tüketme, sana inanmı­yorum.
C) Yalan söyleme hastalığı yüzünden bu hale geldi.
D) Bu parçada görme ve işitme duyularıyla ilgili ayrıntılar yer almış.
E) Çocuklara kızmasına en çok ben şaşır­mıştım.

3. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde yüklem bileşik zamanlı bir fiil değildir?

A) Uzun zaman önce böyle bir olay duy­muştum.
B) Bizim oralara bahar gelmiştir.
C) Araba, boyandıktan sonra yepyeni görü­nüyordu.
D) Küçük bir şirkette işe başlayacakmış.
E) Balkondaki çiçeklerin birkaçı kurumuş­tu.

4. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde hem sıfat-fiil hem de bağ-fiil kullanılmıştır?

A) Olayı çözmek için sabahlara kadar çalı­şıyordu.
B) Dinlenmek, eğlenmek için de zaman ayırmalısın.
C) Buradan taşınalı beş yıl olacak, demişti.
D) Görülen o ki, biraz sabredip sussaydın kazançlı çıkacaktın.
E) Dönülmez bir hata yapan insanlara özgü bir hava içindeydi.

5. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bileşik zamanlı bir fiil kullanılmamıştır?

A) Dün olanları, size er geç anlatacaktır.
B) Gerçeği anlatırsa, onunla konuşmazsın sanıyor.
C) Uyuyamıyordu, kalkıp bir bardak su içti.
D) En yakın arkadaşıyla bile sık sık tartışır­dı.
E) Hesabını bilmiyor, çok fazla para harcı­yordu.

6. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde isim-fiil, özne görevindedir?

A) Konuşma metnini bitirip size getirdim, demişti bana.
B) Bu çalışmanın yeterli olduğunu düşün­müyorum.
C) Öğrenme, yaşam boyu devam eden ve kendini yenileyen bir süreçtir.
D) Yazma, yazdıklarının bir işe yaradığını da hatırlamıyorum zaten.
E) Kazanmak istediğini söylüyor; ama bu­nu başarabilecek gibi görünmüyordu.

7. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde ekeylem ötekilerden farklı görevde kullanılmıştır?

A) Geçen yıl, bizimle burada çalışıyordu.
B) Kardeşi bu sınavı da kazanmıştı.
C) Balıkların birkaçını pişirmişlerdi.
D) Söyledikleriyle yaptıkları arasında uçu­rum vardı.
E) Ben bile böyle bir konuşmaya cesaret edemezdim.

8. Ne doğan güne hükmüm geçer.
I II
Ne halden anlayan bulunur.
III
Ah, aklımdan ölümüm geçer.
IV V
Yukarıdaki dizelerde, numaralanmış sözcüklerden hangileri fiilimsidir?

A) I. ve II. C) I. ve III. C) II. ve III.
D) III. ve IV. E) III. ve V.

9. Ataç'ın eleştiri kuram ve yöntemi yetersizdi, eksiklerle ve aykırılıklarla doluydu; yanılma­ya, sapmaya elverişliydi. Ataç'ın kişiliği, ba­şarı perdesiyle bunu az çok örtüyordu; ama ona özenen henüz olgunlaşmamış kalemler için durum hiç de iç açıcı değildi.
Bu parçada ekeylem almış kaç sözcük vardır?

A) 2 B)3 C)4 D) 5 E) 6

10. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde fiilimsi yoktur?

A) Yaşamda insana faydası olmayan hiçbir şey değerli değildir.
B) Çalışkanlığıyla, ince düşüncesiyle dört dörtlük bir insandı Mustafa Bey.
C) Umut etmeden yaşayan insanların derin acılarını paylaşıyorduk burada.
D) Söyleyecek sözü kalmayınca susmuş,odayı terk etmişti.
E) Sabah olunca etrafına baktı, kayalıklardan başka bir şey göremedi.

11. Evimiz kutu gibi küçücük bir evdi
Sarmaşıklarla balkonu örtük bir evdi
Güneşin batmasına yakın saatlerde
Yıkanırdı gölgesi bir kuytu derede
Bu dizelerde ekeylem almış kaç sözcük vardır?

A)1 B)2 C)3 D) 4 E) 5

12. Aşağıdaki atasözlerinin hangisinde fiilim­si yoktur?

A) Veren el, alan elden üstündür.
B) Gülme komşuna, gelir başına.
C) Kaz gelen yerden tavuk esirgenmez.
D) Yuvarlanan taş, yosun tutmaz.
E) Çıkmadık candan ümit kesilmez.

13. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde yüklem, bileşik zamanlı bileşik bir eylemdir?

A) Konu çalışırken de soru gözerken de dikkatsizdi.
B) En sıkıntılı günlerimizde bize yardım et­mişti.
C) Alışkanlıklarımızın kişiliğimizin parçası olduğunu söylerdi.
D) Surdan burdan duyduklarını herkese anlatıvermiş.
E) Anladığım kadarıyla arkadaşlarıyla arası açılmış.

14. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bağ-fiil kullanılmıştır?

A) Yol boyunca sıralanan evlere hayran hayran bakıyorduk.
B) Oldukça yoksul bir köyden geçiyordu arabamız.
C) Delicesine bir fikrin peşinde koşan bu adama acımıyordum.
D) Eve döner dönmez çalışmaya başlıyor, hiç dinlenmiyordu.
E) Küçük çakıyla elmadan bir parça kesti, ağzına attı.

15. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde ekeylem ötekilerden farklı görevde kullanılmıştır?

A) Yarını bekleyemeyecek kadar sabırsızdı.
B) Mahallede olanlar yüzünden herkes huzursuzmuş.
C) Bu davanın tek tanığı, ihtiyar balıkçıydı.
D) Geriye kalan tek şey, en iyi yapıtı seç­mekti.
E) Kendisinin suçsuz olduğunu herkese kanıtlamalıydı.

16. Hayal yollarında emeller sönmez
Oralarda bin nur yağar her gece
O yollara sapan bir daha dönmez
Yürüdükçe uzar, uzar günlerce
Yukarıdaki dizelerde kaç fiilimsi kullanıl­mıştır?

A)1 B)2 C)3 D) 4 E) 5

17. Aşağıdakilerin hangisinde ekeylem almış bir sözcük yoktur?

A) Hiçbir şeyin anlamı kalmadı senden başka
B) Yoktu yaşamaktan başka gayemiz
C) Günleri kovalardı hülyalarımız bu bahçe­de
D) Bizi sırtımızdan vuran ölüm müydü yok­sa
E) Yalnızlık başucumda akbabaydı, gö­remedim

18. Gerçek sanat adamı, gerçekte ne görüyorsa onun tıpkısını yapmaya çalışan değildir; ger­çeği bize hissettiren ya da bizi yönlendiren kişidir.
Bu cümlede kaç fiilimsi vardır?

A)1 B)2 C)3 D) 4 E) 5

19. "-dir" ekeylemi, aşağıdaki cümlelerin han­gisine "kesinlik" anlamı katmıştır?

A) Dünden beri kayıp, belki dönmüştür.
B) Akşamki konuşmalardan sonra bize küsmüştür.
C) Tartışmaya gerek yok, olay anlaşılmıştır.
D) Rahatsız etmeyelim, bu saatte uyumuş­tur.
E) Çocuğu içeri çağır, dışarıda üşümüştür.

20. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde adlaşmış sıfat-fiil vardır?

A) Gördüğü rüyayı hayra yoranlardan de­ğildi aslında.
B) Kalıplaşmış bakış açısından kurtulman gerekiyor.
C) Benzer hataları bu deneme sınavında da yapmışsın.
D) Yapılacak bir şey yok, hepimiz bekle­mek zorundayız.
E) Vatanından koparılmış çiçek gibi solu­yordu.

21. Kardır yağan üstümüze geceden
I II III
Yağmurlu, karanlık bir düşünceden
IV V
Bu dizelerde numaralanmış sözcüklerden hangisi, fiilimsi olarak kullanılmıştır?

A)l. B) II. C) III. D) IV. E)V.

22. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde birden fazla fiilimsi kullanılmıştır?

A) Evdekilerle iyi geçinmek zorunda oldu­ğunu biliyorsun.
B) Bu kitabı okuyup özetini çıkarmalıyım, demişti arkadaşım.
C) İnsanları bir çırpıda yargılamak, hiç de doğru değil.
D) Öykünün sonunda olaylar, çok ilginç rastlantılarla bağlanmıştı.
E) Sağlığının kıymetini bilmeyenlere çok kı­zıyordu.

23. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde yüklem, ekeylem almamıştır?

A) Güzel sanatlara, altı yaşından beri ilgi duyuyormuş.
B) Renkli kağıtları küçücük kesip kartonda­ki şekillere yapıştırıyordu.
C) Her gün aynı saatte işlerini bitirip iş ye­rinden çıkardı.
D) Renkli hamurdan koca bir parça daha kopardı.
E) Bu sorunun cevabını küçük kız vermişti.

24. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde ekfiil, ötekilerden farklı görevde kullanılmıştır?

A) Nasıl mutlu olduğunu bir görmeliydin.
B) Bir şeyler söylemek, bir sırrı paylaşmak ister gibiydi.
C) Kararlıydı; bu, gelmek istediği son nok­taydı.
D) Hava yağışlıysa, dışarı çıkmanın anlamı yok.
E) Ailesinden ilk kez ayrıldığı için şaşkındı.

25. Yaşamın güzelliklerini fark etmek isteyenler, başlarını gökyüzüne kaldırıp masmavi göğe baksın; böylesine sonsuz bir mavilik altında mutsuz olmak, imkansız değil mi?
Bu cümlede kaç fiilimsi vardır?

A) 2 B)3 C)4 D) 5 E) 6

26. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde altı çizili sözcük fiilimsi değildir?

A) Metni okumak için kürsüye yaklaştı.
B) Arkadaşlarıyla görüşmek üzere Anka­ra'ya gitti.
C) Çalışmak zor değil, yeter ki kararlı ol.
D) Gelirken ekmek de al, dedi annem.
E) Olanları unutmak, bizimle gelmek isti­yordu.

27. Sıfat-fiiller, tamlayan göreviyle kullanılabilir.
Aşağıdakilerin hangisinde bu açıklamaya bir örnek vardır?

A) Şirketin taşınmazları, bu raporda belirtil­memişti.
B) Gittiği yerlerin fotoğraflarını çekmeye bayılıyordu.
C) Sen, anlattıklarımdan bir şey anlama­mışsın.
D) Burada kalanlar, sadece kadınlar ve ço­cuklardı.
E) Bu odada konuşulanlar aramızda kal­malı, dedi.

28. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde birden fazla sıfat-fiil kullanılmıştır?

A) Kendini bulunmaz biri gibi gören insan­ları gördükçe çok gülüyorum.
B) Çevreyi keşfetmek için birkaçımız grup­tan ayrılmıştık.
C) Öğretmenimiz bu yıl okunacak kitapların listesini vermişti.
D) Hiç olmamış şeyleri süsleyip püsleyip anlatıyordu arkadaşlarına.
E) Kazada yaralanan genç, vatandaşların yardımıyla hastaneye kaldırılmıştı.



Cevap Anahtarı: 1)C 2)B 3)B 4)D 5)A 6)C 7)D 8)C 9)D 10)B 11)C 12)B 13)B 14)D 15)E 16)B 17)A 18)D 19)C 20)A 21)B 22)A 23)D 24)A 25)C 26)D 27)D 27)B 28)A

ZARF FİİL (ULAÇ,BAĞ FİİL)


-Fiillerden türetilen ve zarf tümleci olarak kullanılan kelime veya kelimelerdir.-Ulaçlar yapım ekleriyle türetilir.-İsim görevinde kullanılmazlar.
Çeşitleri şunlardır.
a.Bağlama Ulacı"-İp" ekiyle türetilir.
Bu ek genellikle "ve" bağlacının yerini tutar."-İp" ekinin getirildiği fiille onun bağlanmış olduğu fiilin öznesi ve zamanı aynıdır.
Telefon edip hâlini hatırını sordum.< Telefon ettim ve hâlini hatırını sordum
Bu ulacın tekrarlanması fiilin sıkça yapıldığını gösterir:Gidip gidip komşuları rahatsız ediyor.Bakıp bakıp gülüyor.
b. Durum Ulaçları :"-erek, -e..., -e, -meden, -meksizin, -cesine" ekleriyle yapılır.Fiilin nasıllığını bildirir.
Sınıfa gülerek girdi.Olayı adeta yeniden yaşıyormuşçasına anlattı.Gece karanlık sokaklarda düşe kalka ilerlediler.Dinlene dinlene gittiler.Gürültüye aldırmadan işiyle meşgul oluyordu.Hiç dinlenmeksizin yedi saat yürüdüm.Her şeyi bilircesine konuşuyordu.
c. Zaman Ulaçları:"-İncE, -dİkçE, -dİğİndE, -ken, -mEdEn, -or, -mEz" ekleriyle yapılır.Bu ulaçlar fiilin zamanını bildirir.
Gülünce gözlerinin içi gülüyor.Canım sıkıldıkça şiir okurum.Kar yağınca herkes sokaklara döküldü.İlk okuduğumda iyi anlayamamıştım.Uyurken hep sayıklar.Gün ağarırken düştük tarla yollarına.Uyumadan önce de yarım saat kitap okunabilir.Gelir gelmez seni sordu.
d. Başlama Ulaçları:"-Elİ" ekiyle türetilir ve sonraki fiilin başlangıcını bildirir.
Buraya geleli çocuğa bir hâller oldu.Seni tanıyalı hayatım değişti.
e. Nedenlik Ulaçları:"-dİğİ, -EcEğİ" ekleriyle türetilir ve "-dEn dolayı, için, -dEn ötürü" edatlarıyla birlikte kullanılır.
Çok yalnızlık çektiğinden (dolayı) buralarda kalmak istemiyor.Sizden ayrılacağı için üzülüyor.
f. Bitirme Ulaçları:"-EnE, -İncEyE, -EsİyE" ekleriyle türetilir ve "değin, dek ve kadar" edatlarıyla birlikte kullanılır.Sonraki fiilin bitimini gösterir.
Sen gelene kadar biz burada bekleyeceğiz.Yollar açılıncaya kadar bekledik.Öldüresiye dövdüler.

SIFAT FİİL (ORTAÇ)


Fiil kök veya gövdelerinden yapım ekleriyle yapılmış sıfatlardır.
Tanı->tanıdık (adam) kırıl->kırılası (eller)...
"-En, -Esİ, -mEz, -r, -dİk, -EcEk, -mİş" ekleriyle türetilirler
*Sıfat görevinde kullanılırlar. Niteleme sıfatı sayılırlar.
gelen araba, öpülesi el, dönülmez yol, koşar adım, tanıdık yüz, gelecek zaman, olmuş iş...
*Daha sonra isimleşebilirler. İsimleştikleri zaman cümlede isim gibi kullanılırlar.
Gelenler kimdi? özneTanıdıklarımıza rastlayamadık. Dolaylı tüml.
Aldıkları eke göre çeşitlere ayrılırlar:
*Geçmiş zaman ortaçları :"-dİk ve -mİş" ekleriyle yapılır.Nesne ve kavramların geçmişte ortaya çıkan niteliklerini bildirirler.
Koca şehirde bir tek tanıdık yok.Aramadık yer bırakmadık.Bugüne kadar görülmemiş bir haksızlık var ortada.Pişmiş aşa su katmak.
*Gelecek zaman ortaçları:"-Esİ ve -EcEk " ekleriyle yapılır.Nesne ve kavramların gelecekte ortaya çıkacak olan niteliklerini bildirirler.
Kırılası eller hep zalimin yanında.Memleketin o kadar çok görülesi güzellikleri var ki...Daha yapılacak çok iş var. Çözülemeyecek bir sorun yoktur.
*Geniş zaman ortaçları: "-En, -mEz, -or" ekleriyle türetilirler
Dönülmez akşamın ufkundayız, vakit çok geçKoşar adım eve gitti. Hep bilinen şeylerden bahsetti durdu.İşe erken başlayan erken verim alır.
Gelen adayların kaydını yapıyorlar. (şimdi gelen)Akan kanı durdurmalı önce (her zaman akan)Kaçan mahkûmları yakalamışlar. (kaçmış olan)
Belirtme Ortaçları:"-dİk ve -EcEk" eklerinden sonra iyelik eki getirilerek yapılır.
Okuduğum son kitapOkuyacağım ilk kitapYapacağımız işlerYapılacakları belirledim.Geleceği varsa göreceği de var.Diktiğimiz fidanlar meyve vermeye başlamış.
Dikkat: Bu eklerden "-mEz, -or, -dİk, -EcEk, -mİş" ekleri fiil çekim eki olarak da kullanılmaktadır. Zaten fiil çekim eki olan bu ekler zamana bağlı olarak sonradan sıfat yapmışlardır. Sıfat yaptıkları durumda artık çekim eki değildirler.
Bu konu uzun süre tartışılacak (çekimli fiil)Uzun süre tartışılacak bir konu bulduk. (ortaç)

İSİM FİİL



Kitap okumayı çok seviyorum. Nesne


Okumak en faydalı eylemdir. Özne


Sinirli olduğu gelişinden anlaşılıyor. Dolaylı tüml.


*Olumsuzları mastar ekinden önce olumsuzluk eki getirilerek yapılır.
Okumamak, yazmama, seslenmeyiş...


*Bu kelimeler tek başlarına (eksiz) kullanıldıklarında mastar eki vurguludur.
Okumak, yazma, danışma, sesleniş...


*Eğer "-mE" ile yapılan isim-fiillerde bu ek vurgusuz, bundan önceki hece vurgulu okunursa yanlış anlaşılma olur: Olumsuz emir çekimi zannedilir.


Danışma fiilimsi danışma olumsuz emir


Kaynaşma fiilimsi kaynaşma olumsuz emir


Dikkat: "-mE" eki olumsuzluk ekiyle karıştırılmasın.


*Kimi isim-fiiller kalıcı nesne, yer, iş veya kavram adı olabilirler. Bu durumda artık isim-fiil olarak kullanılmazlar. Bunlar olumsuzluk eki de alamazlar.
Dondurma, danışma, kavurma, kızartma...;
Çakmak, yemek, ekmek...;
Alış veriş, gösteriş, direniş...


*"-mE" ekiyle türeyen mastarlardan bazıları sıfat olarak kullanılabilir.
Süzme bal, asma köprü, yapma çiçek...


FİİLİMSİ NEDİR?


Fiil kök ve gövdelerinden, yapım ekleriyle türetilen isim sıfat ve zarf olarak kullanılan kelimelerdir.
Bunlar artık fiil olarak kullanılma özelliğini kaybettikleri için fiil çekim eklerini(olumsuzluk eki hariç) alamazlar; isim çekim eklerini alabilirler, isim, sıfat ve zarf(tümleci) olarak kullanılırlar; yan cümlecik kurarlar.

Fiilimsiler üçe ayrılırlar; isim-fiiller, sıfat-fiiller (ortaçlar) ve zarf-fiiller(ulaç,bağ fiil) olmak üzere adlandırılırlar.